‘6,5 milyon diyabetlinin 3,5 milyonu hastalığını biliyor’
Türkiye’de yaklaşık 6.5 milyon diyabet (şeker) hastası bulunduğu ve bu hastaların sadece 3,5 milyonunun bilinen diyabetli olduğu öne süründü. ‘Diyabetin Sağlık Ekonomisine Etkileri’ni ortaya koyan araştırmaya göre; diyabetin, dünyada ve özellikle bulunduğumuz coğrafyada sağlık açısından bir tehdide dönüştüğü, giderek artan hasta sayısı, diyabet alanında karşılanmamış bilimsel ihtiyaçların önem kazandığı vurgulandı.
İlaç sektöründe hizmet veren AstraZeneca yetkilileri sağlık muhabirleriyle bir araya geldi. Sağlık sektörüne yönelik fikir alışverişinde bulunmak amacıyla gerçekleştirilen toplantıya AstraZeneca Türkiye Genel Müdürü Stefan Woxström, Medikal ve Dış İlişkiler Direktörü Dr. Pelin Eriştiren İncesu, Bölge İletişim Direktörü Banu Onur katıldı. Toplantıda AstraZeneca tarafından yürütülen ‘Diyabetin Sağlık Ekonomisine Etkileri’ni ortaya koyan araştırma ile ilgili bilgi verildi. Araştırma ile hastalığın kişi sağlığının yanı sıra, ekonomik boyutta yarattığı kayıpları da gözler önüne serilmeye çalışıldı. Araştırmaya göre, diyabetin yarattığı yan komplikasyonların maliyeti, hastalığın kendisinden çok daha fazla.
Sonuçlarla ilgili bilgi veren AstraZeneca İş Birimi ve Pazar Erişimi Direktörü Dr. Pelin Eriştiren İncesu, Türkiye’de diyabet hastalığından kaynaklanan hastalıkların maliyetinin diyabet hastalığının tedavi maliyetinden 5 kat fazla olduğunu söyledi. Diyabetin en çok yol açtığı rahatsızlıkları damar ve böbrek rahatsızlıkları olarak sıralayan Dr. Pelin Eriştiren İncesu şu bilgileri verdi: “Bunun yanı sıra obezite, büyük komplikasyon riskini ve maliyetini artırmada önemli bir unsurdur. Türkiye’de yürütülen araştırmalar, Türk erişkin toplumunda diyabet sıklığının yüzde 13.7’ye ulaştığını ortaya koydu. Türkiye Endokrinoloji Metabolizma Derneği tarafından ilki 1997-98 yıllarında yürütülen ve 2010 yılında tekrar edilen TURDEP II Araştırması’nda da çarpıcı veriler ortaya çıktı. 15 il ve 540 merkezde, 20 yaş ve üzeri 26 bin 499 kişinin katıldığı araştırmaya göre; 40-44 yaş grubundan itibaren nüfusun en az yüzde 10’u diyabetli. (TURDEP-I’de ise yüzde 10’nun üzerindeki diyabet sıklığı 45-49 yaş grubunda başlamaktaydı). Buna dayanarak çalışmada, Türkiye’de diyabetin 1998 yılına göre yaklaşık olarak 5 yaş daha erken başladığı düşünülebilir.”
Diyabetin (şeker hastalığı), dünyada ve özellikle bulunduğumuz coğrafyada sağlık açısından bir tehdide dönüştüğünü kaydeden İncesu, “Hastalığın dünyadaki yayılımında Ortadoğu ve Türkiye liderliği alıyor; bu bölgeler dünyanın diğer bölgelerinden daha büyük bir tehdit altında. Yapılan araştırmalara göre dünyada 370 milyon olan diyabet hastası sayısının, 2035 yılında 592 milyon kişiye ulaşacağı öngörülüyor. Türkiye’de ise yaklaşık 6.5 milyon diyabet hastası bulunuyor ve bu hastaların sadece 3.5 milyonu (diyabet hastalarının yüzde 54’ü) ise bilinen diyabetli. Giderek artan hasta sayısı, diyabet alanında karşılanmamış bilimsel ihtiyaçlara önem kazandırıyor. Diyabet geliştirmesi muhtemel ve risk altında bulunan prediyabetik nüfus ise 14 milyon (yüzde 29) kişi. Hastalığın yaratacağı yan komplikasyon riski ve maliyetini artıran en önemli unsurlardan biri ise obezite. Türkiye’de yaklaşık 15 milyon (yüzde 31) obez nüfus bulunuyor.” açıklamasını yaptı.
AstraZeneca Türkiye Başkanı Stefan Woxström ise AstraZeneca’nın diyabet tedavisinin geliştirilmesi ve daha fazla hastaya erişim imkanı sağlanmasına dönük çalışmalarını kararlılıkla sürdürdüklerini söyledi. Stefan Woxström 2035 yılında 592 milyon hastayı etkileyeceği tahmin edilen diyabet hastalığının önemli bir tehdit olduğunu vurgularken, hastaların artan karşılanmamış ihtiyaçları konusunda ilaç geliştirme çalışmalarını kararlılıkla sürdüreceklerini sözlerine ekledi.
ERKEKLERDE AÇLIKTA GİZLİ DİYABET, KADINLARDA İSE TOKLUKTA GİZLİ DİYABET ORANI FAZLA
1997-98 TURDEP Araştırması’nın tekrarı niteliğindeki TURDEP II Araştırması’nda diyabete ilişkin dikkat çeken diğer bazı veriler ise şu şekilde:
-Diyabet sıklığı erkeklerde kadınlarda hafifçe daha düşük bulunmuş olup kadın ve erkekler arasında çok anlamlı bir fark görülmemiş.
-Bölgesel diyabet Kuzey Anadolu’da yüzde 14.5 ile en az, Doğu Anadolu’da ise yüzde 18.2 ile en fazla.
-Diyabet farkındalığı Batı Anadolu’da en yüksek (Bilinen Diyabetlilerin Toplam Diyabetlilere oranı yüzde 61.6), Doğu Anadolu Bölgesi’nde ise en düşük. (Bilinen/Toplam Diyabet oranı yüzde 47.2)
-Diyabet oranları Bursa ve Malatya’da yüzde 20’nin üzerinde; Diyarbakır, İstanbul, Antalya, Adana, Gaziantep, İzmir, Denizli, Eskişehir, Ankara ve Konya’da ise yüzde 15’in üzerindedir. Diyabet farkındalığı Bursa’da en yüksek, Diyarbakır’da ise en düşük.
-Erkeklerde açlıkta gizli diyabet, kadınlarda ise toklukta gizli diyabet oranı daha fazla.