Kök hücre, tedavisi olmayan hastalıklara umut oldu
Kocaeli Üniversitesi Kök Hücre ve Gen Tedavileri Araştırma ve Uygulama Merkezi (KÖGEM) Müdürü Prof. Dr. Erdal Karaöz, kök hücre ve hücresel tedavi yöntemlerinin geleneksel tıp yöntemleriyle tedavi edilemeyen birçok hastalık için rutin bir tedavi protokolü haline geleceğini belirterek, Türkiye’nin dünyada ses getirecek çalışmalara imza atması için büyük bir merkeze ihtiyacı olduğunu söyledi.
Karaöz yaptığı açıklamada, kök hücre ve hücresel tedavi yöntemlerinin modern tıbbın ayrılmaz parçası olduğunu ve olmaya devam edeceğini anlattı.
“Kök hücre ve hücresel tedavi yöntemleri, geleneksel tıp yöntemleriyle tedavi edilemeyen birçok hastalık için rutin bir tedavi protokolü haline gelecek” diyen Karaöz, Türkiye’nin dünyadaki gelişmeleri yakalaması gerektiğini vurguladı.
Karaöz, Türkiye’nin yurt dışında yapılan çalışmaların verilerini kullanarak, bir noktaya gelemeyeceğini, kendi bilgi havuzunu oluşturmasının şart olduğunu dile getirdi.
Türkiye’de ilk kök hücre tabanlı araştırma merkezinin Kocaeli Üniversitesi bünyesinde 2004 yılında kurulduğunu, Türkiye’nin temel bilim çalışmaları açısından kötü bir durumda olmadığına dikkati çeken Karaöz, “Japonya, Güney Kore ve Güney Asya ülkeleriyle karşılaştırdığımızda aramızda ciddi fark var. Batı Avrupa’yla zaten aramızda fark var ama diğer birçok orta ya da doğu Avrupa ülkesiyle mukayase ettiğimizde daha iyi durumdayız” diye konuştu.
“Japonya ve Güney Kore düzeyine ulaşmamız gerekiyor”
Temel bilim konusunda, Ar-Ge çalışmaları yapabilecek yetişmiş eleman sıkıntısı bulunduğunu vurgulayan Karaöz, şunları söyledi:
“Yurt dışından gelip merkezimizde çalışmak istediğini belirten çok bilim insanı var. Ne yazık ki onların hepsini burada istihdam etme şansımız yok. Devletimiz TÜBİTAK, sağlık bakanlığı, kök hücre araştırmacılarının bir çalıştayı sonucunda, İstanbul, İzmir, Ankara olabilir, devlet güdümünde büyük bir merkeze ihtiyaç var. Türkiye’nin çeşitli merkezlerinde yapılan deneylerin, çalışmaların ve çabaların birleştirilmesi lazım ancak o zaman dünyada çok büyük ses getirecek, patent alabilecek işler yapabiliriz.
Temel bilim konusunda çok kötü değiliz, arada bir yerdeyiz. En azından Japonya ve Güney Kore düzeyine ulaşmamız gerekiyor.”
“Bir hastanın maliyeti en az 20 bin TL’den başlıyor”
Karaöz, Güney Kore’nin devlet güdümünde çok büyük bir merkez kurduğunu, bunun örnek alınması gerektiğini belirterek, “Türkiye’nin de böyle bir şeye ihtiyacı var. Bunu yapabilecek temel bilimci potansiyeline sahibiz. Birçok temel bilimcinin yurt dışından dönmesini sağlayabiliriz. Böylelikle beyin göçünü tersine çevirebiliriz” şeklinde konuştu.
Türkiye’de kök hücre tedavileri ve deneyler yapmak isteyen hekimlerin en önemli engelinin maddi sıkıntılar olduğunu kaydeden Karaöz, “Kök hücre tedavili bir hastanın maliyeti en az 20 bin TL’den başlıyor. Bunlar hastalardan kesinlikle temin edilemiyor. Etik değil zaten. Bunu devlet, sigorta şirketleri karşılamıyor. Bunları yapmak isteyen hekimleri motive edecek, onları destekleyecek birtakım ara yöntemlere ihtiyaç var” ifadesini kullandı.
Kök Hücre ve Hücresel Tedaviler Derneği kuruldu
Karaöz, Kök Hücre ve Hücresel Tedaviler Derneği kurduklarını, derneğin Türkiye’nin çeşitli yerlerindeki kök hücre ile hücresel tedavi konusunda çalışma ve araştırma yapan genç araştırmacıları barındıracağını dile getirdi.
Derneğin kurucu başkanı olduğunu aktaran Karaöz, klinik denemeler yapmak isteyen hekimleri gelen bağışlarla maddi olarak destekleyeceklerini sözlerine ekledi.