Kanserin bankası kuruluyor
Avrupa Immunogenetik Akreditasyon belgesi ile Sağlık Bakanlığı’na bağlı ilk kemik iliği bankasını kurma yetkisi alan İzmir Tepecik Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi, bilimsel araştırmalara kaynak oluşturmak üzere vücuttan cerrahi operasyonla alınan hastalıklı materyalin saklandığı banka kuracak Prof. Dr. Pirim: “Araştırmacılar için kanserle ilgili materyale ulaşmak kolay olmayabiliyor.
Avrupa Immunogenetik Akreditasyon belgesi ile Sağlık Bakanlığı’na bağlı ilk kemik iliği bankasını kurma yetkisi alan İzmir Tepecik Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi, bilimsel araştırmalara kaynak oluşturmak üzere vücuttan cerrahi operasyonla alınan hastalıklı materyalin saklandığı banka kuracak.
İzmir Tepecik Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi Doku Tipi Laboratuvarı Sorumlusu ve İKÇÜ Tıp Fakültesi Tıbbi Biyoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. İbrahim Pirim, yaptığı açıklamada, kök hücre konusundaki çalışmalarını sürdürdüklerini belirtti.
Kadavradan kemik, tendon gibi insan materyallerinin saklanması ve daha sonra bir başka bedende kullanılmasını içeren “orijinal yedek parça bankası” olarak da nitelenebilecek bir projeyi sürdürdüklerini ifade eden Pirim, sağlık alanında yeni araştırmalara ortam hazırlayacak ve tedavilerin geliştirilmesini sağlayacak hastalıklı insan materyalinin saklanacağı bir merkez daha oluşturmayı hedeflediklerini bildirdi.
Pirim, hastanelerde tedavi amaçlı alınan insan dokusu materyalinin saklanması, muhafaza edilmesi ve kullanılmasına ilişkin projeyi şöyle anlattı:
“Araştırmacılar için kanserle ilgili materyale ulaşmak kolay olmayabiliyor. Proje kapsamında cerrahi müdahale neticesinde çıkan hiçbir parça atılmayacak ve bilimsel araştırmalar için kullanılacak. Patoloji için verilen örneğin bir kısmı kullanıldıktan sonra diğer bölüm atılıyor. Biz bu parçaları araştırma bankasında bir araya getirip araştırmacılara açmak istiyoruz.”
Komisyon çalışmaları başladı
Proje için komisyon oluşturduklarını ve çalışmaların başladığını söyleyen İbrahim Pirim, “Ön hazırlıklar tamamlanmak üzere. Araştırma merkezi kurma fikrini araştırıyoruz. Çalışmalarımız daha sonra netleşecek” dedi.
Hastalıklı materyalin saklanmasına ilişkin çalışmaya Sağlık Bakanlığı‘nın yanı sıra üniversite hastanelerinin de dahil olabileceğini aktaran Pirim, şunları kaydetti:
“Bir araştırmacı mikrobun nasıl oluştuğunu, nasıl yayıldığını gözlemleyebilecek. Araştırması belki yeni tedavi yöntemlerinin geliştirilmesine katkı sağlayacak. TÜBİTAK, sağlık alanındaki çalışmalara önemli kaynak aktarıyor. Gerçek insan materyali ile çalışacak araştırmacıların çalışmalarıyla çok önemli sonuçlar elde edileceğine inanıyorum.”