Eczacılara göre meclise sunulan “Eczacılık Kanunu” mevcut haliyle yeterli değil
6197 sayılı “Eczacılar ve Eczaneler Hakkında Kanun’da Değişiklik Yapan Kanun” teklifi TBMM Başkanlığı’na sunuldu. Söz konusu teklifi inceleyen Tüm Eczacı İşverenler Sendikası (TEİS) Genel Başkanı Ecz. Nurten Saydan, teklifte bazı maddeleri olumlu bulurken, bazı maddelerinse meslek adına yarardan çok zarar sağlayacağına dikkat çekti. Ayrıca kanun teklifinin birçok eksiklikleri olduğunu bu eksikliklerin giderilerek teklifin Kanunlaştırılması gerektiğini kaydetti.
Kanun teklifi ile belediyeden ruhsat alınması zorunluluğunun ortadan kalkması, nüfusa göre sınırlama getirilmesi, muvazaa ile ilgili düzenlemeler yapılmasının olumlu olduğunu vurgulayan Ecz. Saydan görüşlerini bildirdiği açıklamasında şu ifadeleri kullandı:
“Yapılması düşünülen kanun değişikliği incelendiğinde, daha ilk maddeden başlayarak birçok eksiklik gözümüze çarptı. Şöyle ki; birinci maddede eczacının tanımı yapılmış ama sadece ilaçla ilgili yetkilerle eczacının tanımı sınırlandırılmıştır. Eczacılar; eğitimini aldığı ve yetkin olduğu medikal cihazlar, tıbbi ürünler, kozmetik ve diğer kişisel bakım ürünlerine ait bir atıf bu tanıma konulmamıştır. Kanunun 6. maddesinde yer alan bu tip ürünler için ‘eczanelerde satılabilir’ ifadesi, bu ürünleri eczanelerimizden kaybettiğimiz gibi, yetkinliğimizden de vazgeçtiğimizin ilanı gibi olmuştur.”
Bebek mamaları sadece eczanelerde satılmalı
Ecz. Saydan, başta bebek mamaları olmak üzere ithal edilen gıda takviyeleri, eczacılık, ziraat ve veterinerlikte kullanılan ilaç, kimyevi madde ve diğer sağlık ürünleri, kozmetik ürünler, tıbbi malzemeler ile erişkinlerin metabolizma bozukluklarında kullanılan tüm destekleyici ürünler için “eczanelerde satılabilir” ifadesi yerine “eczanelerde satılır” ifadesinin kullanılmasının daha doğru olacağını dile getirdi. “Satılabilir” ifadesinin, satma yetkisi ve yetkinliği olmayan yerler için kullanılabilecek bir ifade olduğuna işaret eden Ecz. Saydan; bebek mamalarının, tıbbi malzemelerin, kişisel bakım ve destek ürünlerinin satılacağı öncelikli yerin eczaneler olduğunun altı çizilmesi gerektiğine dikkat çekti. Ecz. Saydan sözlerine şöyle devam etti;
“Diğer bir madde de sendikamızın da her zaman dile getirdiği gibi eczane açılışlarında nüfus sınırlaması getirilmiştir. Bu olumlu bir gelişmedir ancak buradaki eksiklik ise; nüfusa göre eczane açma kriteri, halen açık olan eczaneleri kapatmaya zorlayacak şekilde yapılmış olmasıdır. Zira açılmış olan bir eczane aynı ilçe içinde nakil yaparsa bir kısıtlama yok, ama farklı bir ilçeye nakil yapacaksa -ki çoğunluk böyle bir nakil yapmak isteyeceği için- bir seferden fazla nakil yapmak zorunda kalırsa eczanesini ya kapatacak ya da devretmek zorunda kalacaktır. Kapatması ve devretmesi durumunda ise nüfus kriterine takılacağı ve yeni yapılan düzenlemeye göre eczane açmak için gereken hizmet puanı düşeceği için ancak hiç eczanesi olmayan yerlerde eczane açabilecektir. Bu da yeni mağduriyetler yaşanmasına sebep olacaktır.”
Eczanelerde reçete sayısı, ciro gibi kriterlere göre, ikinci eczacı çalıştırılması zorunlu olmasının dayatma olduğunu vurgulayan Ecz. Saydan, uygulamanın eczanelerin ekonomisine ek mali yük getireceğini vurguladı. Ecz. Saydan,
“Kısaca, 6197 Sayılı Kanunda yapılması düşünülen değişikliklerden belediye ruhsatı, nüfus sınırlaması ve muvazaa ile ilgili düzenlemelerin haricindeki değişiklik önerileri eksikliklerle doludur. Söz konusu teklifteki en büyük eksiklik ise Avrupa’da yıllardır uygulanan eczacılık meslek hakkının olmayışıdır. Eczanelerimizin yaşatılması ve eczacılarımızın hak ettiği itibara kavuşturulması için bir an evvel eczacılık meslek hakkı uygulaması reçete başına ya da kutu başına olmak üzere, hayata geçirilmelidir. Aksi halde bu şekliyle çıkarılan Kanun eczacılık mesleğinin yaralarını tam anlamıyla saramayacaktır.”
dedi.
TEİS tarafından yapılan açıklamanın tam metnine sendikanın internet sitesi üzerinden ulaşabilirsiniz.
Anketimize katılın:
* Haberin fotoğrafı aylamillerntor@flickr