Kanserde bir hayal gerçek oldu
Kanser tedavisinde kullanılan emtansine veya diğer adıyla T-DM1 olarak en iyi bilinen yeni bir ilaç sınıfı olan bir antikor-ilaç bileşimidir. T-DM1 hücre içi kemoterapi imkanı veriyor. Emtansine, hedefe yönelik bir molekül.
Yöntem, Trastuzumab etken maddeli bir monoklonal antikora kemoterapi ilacının da bağlanmış formu. Mekanizma basit: Monoklonal antikor yani biyolojik tedavi ajanı gidip meme tümörüne bağlanıyor, ucuna takılı kemoterapi ilacı da kanserin içine giriyor ve kanser hücresini orada etkisiz hale getiriyor. T-DM1’in klasik kemoterapi yöntemlerine oranla saç dökülmesi, mide bulantısı, aşırı halsizlik gibi yan etkileri yok denecek kadar az.
İmmünoterapinin kurucusu Dr. Paul Ehrlich, 1911’de bakterileri ve kanseri hücre içinde öldüren bir molekül hayal etti. ABD’de piyasaya çıkan ilaç hem kanser tedavisinde yeni bir devrin başlangıcı, hem milyonlarca hasta için yeni bir umut hem de Dr. Ehrlic’in bu düşünün gerçekleşmesi anlamına geliyor.
“Kemoterapinin öncüsü sayılan Paul Ehrlich, ‘Hücrenin içindeki reseptöre yönelik bir molekül bulsak, ucuna da hücrenin içine gidecek ve ona zarar verecek bir toksin bağlasak. Bu şekilde kanser hücresini veya zararlı bakteriyi yok etsek’ diye bir düş kurmuş ve 1911 yılında bunu yayınlamış. Ehrilch’in bu düşü, yaklaşık 100 sene sonra gerçek oldu. Gerçekten de kanserin içine kemoterapiyi vermeyi sağlayan bir yöntem geliştirildi, yani hücre içi kemoterapi.”
Ntvmsnbc’nin haberine göre bu sözler, İstanbul Bilim Üniversitesi Onkoloji Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Gökhan Demir’e ait. Prof. Demir’in sözünü ettiği yöntem; trastuzumab etken maddeli bir monoklonal antikora kemoterapi ilacının da bağlanmış formu. Monoklonal antikor, yani biyolojik tedavi ajanı gidip tümöre bağlanıyor, ucuna takılı kemoterapi ilacı da kanserin içine giriyor ve kanser hücresini orada etkisiz kılıyor.
ETKİNLİĞİ ARTIRIYOR, YAN ETKİYİ AZALTIYOR
TDM-1, yani Emtansine adlı ilacın çalışmaları bir süredir devam ediyordu, geçen yıl Amerikan İlaç Dairesi FDA tarafından onaylanan ilaç artık piyasaya çıktı, eczane raflarındaki yerini aldı. İlacın özellikle meme kanseri açısından çok büyük bir gelişme olduğunu belirten Prof. Dr. Gökhan Demir, yöntemin önemli avantaj sağladığını söyledi: “HER 2 pozitif olan meme kanseri hastalarında bu reseptöre bağlanan, arkasında da kemoterapiyi taşıyan bir araç vasıtasıyla direkt hücre içine kemoterapi verebiliyoruz. Bu, çok büyük bir gelişme çünkü daha önce hem monoklonal antikoru hem de kemoterapiyi kullanan hastalarımızda bu kombinasyon çok işe yarıyor. Direkt hücre içine kemoterapi vermenin iki önemli avantajı var; birincisi etkinliği artırıyorsunuz, ikincisi yan etkiyi azaltıyorsunuz.”
Emtansine’de yan etkiler, sistemik kemoterapiden çok daha az, diğer organlara verdiği zarar da minimum düzeyde. Ayrıca ilaç, kemoterapi sırasında saçlarını kaybetmek istemeyen hastaların da yüzünü güldürüyor.
HÜCRE İÇİ KEMOTERAPİ DÖNEMİ BAŞLADI
Demir’e göre, Emtansine ile bir teori kanıtlanmış, kanser tedavisinde de paradigma değişmiş oldu. Çünkü hücre içine kemoterapi yakında diğer kanser türlerinde de kullanılacak, kanserle savaşta yeni ve etkili bir cephe açacak: “Tıpta bazı gelişmeler vardır ki yaklaşım değiştirir. Bundan sonra eminim ki diğer kanser türleri için de benzer ilaçlar ve benzer ajanlar geliştirilecek. Yani TDM-1, bir teorinin kanıtlanması gibi oldu. Çünkü buna benzer çalışmalar lenfomada, akciğer, kalınbağırsak ve mide kanserlerinde de devam ediyor. İlacın mide kanserinde kullanımıyla ilgili çalışmalar da sürüyor. Çünkü mide kanserinde de aynı reseptör %20 oranında pozitif olabiliyor. O nedenle bu, paradigma değiştirici bir tedavi.”
KANSER HASTALARI İLACA ERİŞİM SORUNU YAŞIYOR
Amerika’da piyasaya çıkan ilacın, Avrupa İlaç Kurumu EMA’dan henüz onaylı olmadığını söyleyen Prof. Demir, “Ancak birkaç hafta içerisinde EMA da onaylayacaktır ve çok kısa bir süre sonra Türkiye’de de bu ilaca ulaşma imkanımız olacaktır” diyor.