Beyine kasıktan müdahale

Halk arasında daha çok kalp anjiyosu olarak bilinen ve kalp damar hastalıklarının tesbit edilmesinde kullanılan kasıktan müdahaleler, yeni gelişmeler sayesinde artık bütün damar tıkanmalarının tedavisinde de kullanılabiliyor. Felç ve ölümle sonuçlanan beyindeki balonlaşma, eskiden sadece açık ameliyatla?tedavi edilebilirken bugün uygun hastalarda kasıktan girilerek “kapalı ameliyatla” tedavi edilebiliyor.
Kalbe stent takılması yoluyla kalbi besleyen damarlardaki tıkanıklıkların açılabildiğini söyleyen Türkiye Girişimsel Radyoloji Derneği (TGRD) Başkanı Prof. Dr. Mehmet Halil Öztürk, “Ancak kalp dışındaki tüm damarlar; beyin damarları olsun, kol-bacak damarları,  börek damarları, karaciğer damarlarındaki darlıklar da artık tıpkı anjiyo gibi kasıktan girilerek açılabiliyor veya damarlarda meydana gelen hasarlar tamir edilebiliyor” dedi.

Öztürk, “Beyin kanamaları ölümle sonuçlanabilecek ciddi bir tablodur. Beyin balonlaşması anevrizma dediğimiz olay da buna neden olan bir damar yırtılmasıdır. Bu hastaların yaklaşık yarısı sağlık kurumlarına başvuramadan kaybedilirler. Gelen hastaların da yaklaşık üçte birinin birinci hafta içinde tekrar kanama geçirme riski var. Ameliyatın açık cerrahi mi yoksa kapalı yolla mı yapılacağına balonun yerleşim yerine, büyüklüğüne, balondan çıkan başka damar olup olmamasına bağlı olarak karar verilir. Kapalı ameliyata karar verilmişse, anjiyografi gibi kasıktan girilerek?uygun malzemelerle balonun içine kadar ilerliyoruz.  Balonun içini hastaya zarar vermeyen koil adını verdiğimiz tellerle dolduruyoruz. Böylece balonun yeniden kanamasını engelliyoruz” dedi.
ŞAH DAMARINA STENT
Kasıktan yapılan müdahalelerle aynı zamanda felcin erken teşhis edilebildiğini söyleyen Türk Girişimsel Radyoloji Derneği Yönetim Kurulu üyesi Prof. Dr. Levent Oğuzkurt da, daha çok kalp kriziyle ilişkilendirilen ateroskleroz yani damar kireçlenmesinin bütün damarlarda gerçekleştiğini belirterek?en ağır sonuçların beyni besleyen ana damarlardaki tıkanıklıklarla ortaya çıktığını ifade etti. Bu tıkanıklıkların dopler ultrasonla teşhis edildikten sonra felç gelişmeden açılabileceğini söyleyen Oğuzkurt, “Yüksek tansiyon, diyabet veya ailesinde kalp krizinden erken ölüm olan kişiler felç açısından risk gurubundadır. Beyni besleyen şah damarlarındaki tıkanma felce ve ölüm yol açar” dedi.

Diyabetteki ayak yarasına balon ve stent
Damar tıkanmalarının önemli örneklerinden birisinin şeker hastalarında gelişen ayak yaraları olduğunu söyleyen Prof. Dr. Levent Oğuzkurt, “Toplumda, bu yaraların şeker hastalığına bağlı olduğu düşünülür ve tedavisi için genellikle yara bakımı yapılır. Aslında şeker hastalarında görülen ayak yaralarının yarısında atardamar tıkanmaları vardır. Bu nedenle ayak yarası gelişen her şeker hastasının ayak damarlarının mutlaka gözden geçirilmesi gerekir. Ayak damarlarının tıkalı olması, yaraların iyileşmesini geciktirir. Çünkü damar tıkanması ayağa yeterli kan (besin ve oksijen) gitmesi engeller. Damarların anjiyografi kullanılarak açılması yaralarda çok hızla iyileşme sağlayarak ayak kesilmelerini engelleyebilir” dedi. Bu ameliyatların dizden, bilekten ya da kasıktan girilerek kalp anjiyosu gibi yapıldığını söyleyen Prof. Dr. “Hastanın durumuna göre ilaçlı stent ya da ilaçlı balon bırakarak tıkanıklığı açıyoruz. Ancak çok genç hastalarda, toplar damarla yapılan cerrahi by-pass’ı tavsiye ediyoruz” diye konuştu.